5 Eylül 2013 Perşembe

Eylül yarısı iki bin on üçler' de

Selvisinden çınarına
Osuruk otundan kaktüs kurusuna
On yılı geçti taşıdığım
Harcını 
Binbir ot simsarından
Yuvamın

Gül kurusu koktuğuda oldu
Zeytin küspeside
Aynı ay duası altında
Edilen kelamların

Sanırım bir kuru otmuş gerçekten
Ormanda ağaç olamayıp
Çalınıp harç edilen otun kaderi

Her ne kadar güllerde bitirse
Çorba ardı sevişmelerden

Gerçekten kupkuru bir otmuş
Bilincimin mesken tutacağı
Kara havuza 
Yavuklu katacakları

Sıfırda yaşamanın 
Bütünlemesini tamamlamaya
Adayım

Kilitlenmiş beynimden sıfır çakıp
Dökülen bir su damlası kadar
Kolay kurumak istiyorum

Anlayanların bildiği gibi
Kafeslenmiş nefsimle
Takdire geçmektense

Bir kuru ot olmaya
Bin kat razıyım 
yavukluma
Kara perdeli
Rengarenk karanlığımda

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder